Evet aklımıza ilk gelen Turan ve modern kelimelerinin birbiriyle nasıl uyuşacağı konusudur. Turan veya Panturanizm hep Türklerin içinde bir gün mutlaka gerçekleştirilmesi gereken bir uhte olarak kalmıştır. Fikrin geçmişi 1900’lerin başlarına kadar gitmektedir. O yıllarda Türkistan isimli Orta Asya bölgesinde çeşitli Türk hanlıkları bulunmakta ve durumları da ekonomik ve siyasi olarak pek de iç açıcı değildi. Güneyde İngilizler Kuzeyde Rusların sıkıştırdığı bir Türkistan ve birbiriyle çatışma halinde olan Türk dünyası.
Malesef durum aynen bu haldeydi. Meşhur Enver Paşa bölgeye Ruslara karşı Türkleri birleştirmek için gidip birçok faaliyette bulunmuştu. Bunlardan en önemlisi ise Rusçada ‘’Basmaçestva’’ olarak arşivlere geçen ‘’Basmacı Harekatıydı’’. Basmacı Harekatı aslında tek bir harekat olmayıp irili ufaklı ve geniş çaplı tüm harekatlara verilen genel isimdir. Bu harekat esnasında Türkmen, Özbek, Afgan, Tacik, Kazak ve Kırgız Türk ve diğer Müslüman nüfus tek vücut halinde harekatta yer almışlardı.
Yıl 2020 ve sorulması gereken soru şu ki bugün Basmacı harekatındaki ruh hala yaşıyor mu? Zaman zaman bu sorunun cevabı kesinlik kazanmasa da evet o ruh bugün yine yaşıyor. O günkü gibi olmasa da hala yaşıyor. Coğrafya bunun ne kadar farkında, insanlar buna ne kadar hazırlar tartışılır fakat günümüzdeki işbirliği teşkilatları ile bu ruhun yavaş yavaş tekrardan canlandığını görmekteyiz.
Türksoy, Yunus Emre Enstitüsü, TİKA, Türk Konseyi gibi teşkilatlanmalar bölgede çok yoğun yürüttüğü faaliyetler neticesinde Turan idealine çeşitli şekillerde fayda verseler de, bu hayalin en önemli teşkil edici unsurları milletin ta kendisi olan vatandaşlardır.
Turan sadece 7 devletin toprak bütünlüğü değildir. Turan gerçek manasıyla Bakü doğumlu Cavid’in Semerkant’da askerlik yapabilmesi, Bişkek doğumlu Ayday’ın İstanbul’da üniversite okuması, Girne doğumlu Mehmet’in Almata’da ev alabilmesi, Çimkentli Nursultan’ın arkadaşı Caner’in yanına arabasıyla giderken hiçbir sınır veya gümrük kontrolüne takılmamasıdır. Bunlar bugün kısmen gerçekleşmiş olsa da tam manasıyla hayata geçirilmeden Turan gerçekleşmiş olamaz.
Turan’a giden yolda gençlerin önemi çok büyük, aksakalların tecrübelerinden yararlanan eğitimli gençler bu yolun en hızlı ve güvenli şekilde katedilmesi için gerekenleri bir biri ardına yapacaklardır.
Türkiye ve Türkistan arasında engeller vardır bu engellerin bazıları doğal bazıları ise yapaydır. Doğal olanları geçeriz geçmesine de yapay olan engellerin tümüyle ortadan kalkması kesin olarak şarttır. Modern Anlamda Turan fikrini gerçekleştirmek istiyorsak bazı kalıpların biraz dışına çıkmamız gerekmektedir. Bunlardan biri ve fikrimce en önemlisi Gürcistanla Turan üzerine ciddi bir altyapı kurmak. Evet yanlış okumuyorsunuz Gürcistan diyorum. Turan için Gürcistan çok önemli hatta kaybedilemez öneme sahip bir ülkedir.
İsimlere dini inanışa, ideolojiye, yaşayışa takılmamak gerekir. Gürcistanla şartlar oluştuğunda sınırların dahi kaldırılması elzemdir. Bu tip sınır kaldırma konusunda ilk öncelik Gürcistana verilmelir.
Orta Asyayla bağlantılarımızın kuvvetlenmesi için mutlaka kara veya deniz sınırımızın olması gerekmektedir. Bu olmazsa olmazdır. Havadan sağlanan lojistikle ve yine havadan ulaşımla Turan gerçekleşmez, gerçekleşemez. İlerler fakat çok yavaş ilerler. Karadan ise bahsettiğimiz yapay engellerin en ciddisi, deyim yerindeyse araya çıban gibi sokulmuş olanı ermenistandır. Ermenistan’ın yakın gelecekte de aynı yerinde duracağını tahmin etmekteyim, tabi bir süprizle karşılaşmazsak. Bu durum göz önüne alındığında güneyden İran üzerinden de Orta Asyayla gönül bağı ve stratejik ortaklık kurmamız pek mümkün görünmemektedir.
Nahçıvan ile sınırımız var fakat Nahçıvan da Azerbaycan anakarasına sınır değil, araya yine Ermenistan giriyor. Geriye tek bir seçenek kalıyor. Git gellerin en fazla olduğu, en problemsiz komşumuz olan ve 6 aylık kalabilme süreleriyle gayet rahat olduğumuz Gürcistan’a olabildiğince fazla nüfuz etmek, imtiyaz tanımak, imtiyaz almak, sınırları kaldırmak, birlik sağlamak. Gürcistan buna çok sıcak bakacaktır. Yakın geçmişte tanık olduğu Rus despotluğunun etkileri hala üzerindeyken Türkiye ile normalin üstünde yakınlaşmak önemli tercihleri arasında olacaktır. Gürcistan’ın bu öneme haiz olmasının sebebi Azerbaycan ile sınır komşusu olması ve Türkiye ile çok sıcak ılıman iklime sahip siyasi ilişkilerinin olmasıdır. BTC gibi boru hatları da sonuçta Gürcistan’dan geçiyor. Karşılıklı çıkar ilişkisi yüksek. Bu stratejik unsurlar denklemi kurmada çok önemli rol oynamaktadır. Azerbaycan ile aramızdaki köprü Gürcistan’dır. Turana giden yoldaki ilk adımda yine Gürcistan’dır. Gürcistan’dan Azerbaycan’a tek vücut olan Kafkasya Türkistan ile olan mesafenin önündeki birçok engeli kaldırmak demektir. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere esen kalınız.
Commentaires